Monet'in resimde yaptığı devrimi ve başlattığı empresyonizmi 'Işığın Ressamları' başlıklı yazıda anlattım. Bu defa bir başka büyük ressam olan Manet'i (1832-1883) anlatmaya çalışacağım. Evet haklısınız ikisinin isimleri rahatsız edici kadar birbirine benziyor. İsimleri arasındaki bu benzerlikten iki ressam da rahatsızdı, kendilerinin çizdiği resimlerin bazen diğerinin sanıldığını söyleyip şikayet ediyorlardı. Başta birbirlerinden pek hoşlanmıyorlardı ama sonradan iyi arkadaş oldular ve şu anda bildiğimiz modern şehir olmak için kendini dönüştürmeye başlayan Paris'in kafelerinde onları sıkça sohbet ederken görmek mümkün olmaya başladı. Monet ağırlıkla tabiattaki ışığın gizemini, günün farklı saatlerinde oluşan gölgelerin loşlukların güzelliğini görüp bunun kendisinde yarattığı duyguları resimde anlatmaya girişmişti.