Soru şudur: 2'nci Dünya Savaşı'nda bile ülkemizden ayrılmayan,
161 yılda 7 padişah, 12 cumhurbaşkanı, 27 başbakan gören,
Türkiye'deki en kıdemli Alman firması Alman politikacıların lafıyla
mı hareket edecek? Elbette ki hayır...
Sorun FETÖ'nün yurtdışındaki militanlarının algı operasyonları ve
lobi faaliyetlerinin bazı Alman politikacıların kısa vadeli kısır
çıkarlarıyla örtüşmesidir. 5 milyona yakın insanımızın yaşadığı
Avrupa'da en fazla Türk barındıran ülke olan Almanya'nın sadece
gurbetçilerimize değil, aynı zamanda Türk girişimcilerine de
ihtiyacı ortadadır.
Türkiye'ye yönelik tırmandırdıkları gerilim, köklü ve derin
ilişkileri tehdit edecek boyuta varabilir. Almanya, en büyük
ticaret ortağımız... Yılda 14 milyar $'lık ihracat, 21 milyar $'lık
ithalat olmak üzere 35 milyar $ düzeyinde ticaret hacmimiz var.
Almanya'nın Türkiye'ye çıkardığı zorlukların tamamını iç siyaset
kaygısına bağlayamayız. Gezi Parkı gerginliğini hatırlayın; Taksim
Platformu'nun talepleri arasında ilk sırada, 3'üncü havalimanının
iptali vardı ve Lufthansa için tehdit oluşturduğu
zikrediliyordu.
Gerginliğin bir diğer ayağı, Ortadoğu'da kural koyucu olan
Türkiye'nin Astana sürecini dahi tanzim edecek kadar belirleyici
hale gelmesi, Almanya'nın öteden beri bölgedeki emelleriyle ters
düşüyor.
Türkiye'yi eskiden olduğu gibi yeni zenginlik alanlarında, büyükler
masasında değil, taşeron ülke gibi görmek istiyor. Türkiye eski
Türkiye değil ve yakın gelecekte güneyimizdeki savaşın bitmesiyle
başlayacak süreçte, doymamış pazarların giriş kapısı durumuna
geliyoruz. Almanya'nın ambargolaştığı Rusya ile Türkiye'nin artan
siyasi-ekonomik ilişkileri, başka bir gizli bahane...
Kendi ülkesinde tırmanan ırkçılığı önlemek için politika oluşturmak
yerine Türkiye ile gerginliği seçen Almanya, bir bakıma yıktığı
Berlin Duvarı'nı, mültecileri de dışarıda bırakacak şekilde yeniden
örüyor.
Alman siyasetinin gözden kaçırdığı, yakın gelecekte Türkiye'ye olan
ihtiyacı ve küresel rekabet gücünü kaybetmemek için bizimle ittifak
kurma zorunluluğudur.
Dış ticaret açığı noktasından olaya bakanlara bir hatırlatma:
Türkiye'nin Almanya'ya ihtiyacı, Almanların Türklere mecburiyetinin
yanında devede kulak kalır