Enflasyon ile mücadele geçmişi olan ve bunu başaran toplumuz.
Baş ettik, yine baş edebiliriz. Yeter ki bunun şartlarını yerine
getirelim, geçmiş enflasyon mücadelelerinden ders çıkarıp eski
hataları yinelemeyelim.
Dün Enflasyonla Topyekûn Mücadele programını dinledik. Gördüğüm,
hissettiğim, enflasyon belasıyla mücadele sürecinde "iyi bir
başlangıç vuruşu" olduğuydu. Gerekçelerim var.
KATILIM: Topyekûn mücadelenin gücü, katılımdan gelir. Dün İstanbul
Kongre Merkezi'ndeki sunuma iştirak eden sanayici, işadamı, sivil
toplum temsilcileri, bürokrasi ve medya, gösterdikleri coşkuyla
"mücadelede varız" mesajı verdiler. Salondaki coşku, bu açıdan
önemliydi zira programa açılan kredinin tezahürüydü.
GÖNÜLLÜLÜK: Kayıp Yıllar 90'larda enflasyon belasının toplumda
açtığı yaraları hatırlayabildiğimizden olmalı, programın öngördüğü
(%10 benzeri) fedakârlıklara iştirâk iştahı önemliydi. Çünkü
mücadelenin gerektirdiği külfeti daha başlangıçta üstlenme tutumu
sergileniyordu.
FEDA-KÂR BİRLİKTELİĞİ: Yakın geçmişimizde gerek bizim gerek diğer
ulusların enflasyonla mücadeledeki başarısızlığının altında,
fedakârlığı pay etmedeki hatalar yatmıştır. Toplumun bir kesiminden
FEDA beklerken diğer kesimin KÂR ediyor olması, milli mutabakatı
imkânsız kılmıştı.
TOP-YEKÛN KAVRAMI: Misal şirketlere sağlanan kredi kolaylığına,
buna ihtiyacı olsun-olmasın, 3 milyon işletmenin atılıyor olması,
kabul edilemez. Birileri nimet TOP'larken, diğerleri YEKÛN içinde
külfete katlanıyorsa, mücadelenin ruhu zedelenir, katlanılacak
külfet artar, başarısızlık riski yükselir.
KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR: İnsanın zihni çabuk değişir ancak hayatını
alışkanlıkları yönetir. Döviz bolluğunda edindiğimiz kötü
alışkanlıkları terk etmedikçe, en güçlü program dahi yürümez. Aşık
Veysel'in dediği gibi; "güzelliğin on par'etmez / bu bendeki aşk
olmasa." Döviz aşkımız, dolar obezitemiz, enflasyonla mücadelenin
önündeki en büyük psikolojik etkendir.
SADAKAT: Programın içeriğinin içinde bulunduğumuz sıkıntıları
aşmaya yönelik tedbirlerle dolu olması, "gerek şart" olabilir.
Gereken karar alınmıştır. Fakat topyekûn mücadele başarısındaki
"yeter şart", bu programa sadakatten gelir. En mucize diyet dahi,
ona sadık kalırsak işe yarar, vücuttaki şişkinliği (enflasyon) alır
ve sağlıklı bünyeye ulaşılabilir.
ÜRETİM ÜRETİM: Enflasyon, üretimsizlikten beslenir. Üretimi
dışarıda bırakan hiçbir süreç, başarılı olamaz. Fiyatları zaptiye
tedbirlerle kısa süreli frenlersiniz. Kalıcı başarı, üretimi
artırmaktan geçer. Kamu, özel sektör ve biz vatandaşların; her ne
üretiyorsak o alanda verim artırıcı çareleri düşünmek, daha çok
üretmek zamanı gelmiştir.
NETİCE: Başarı, programa katılımcılık ve sürece sadakatten
gelecektir.