Her şeyden azar azar yapmak mı az şeyi tam
yapmak mı? Bu, bizlerin vermek zorunda olduğu en
stratejik karar...
Türkiye'de 200'e yakın üniversite var ve her şeyden
azar azar yapar. Az
tıp fakültesidir.Biraz işletmedir. Çok
az mühendisliktir.
Ziraat? 28 tane var ama ayağına çamur değmeden emekli olan yığınca
hocasıyla... İktisadi idari bilimler? Dediğim gibi her
üniversitenin donanımında olmalı ki eksik kalmasın...
Enerji? Cumhurbaşkanı Brüksel'de de bahsetti... AB ile yaşadığımız
sorunlardan biri. Bizim de öyle... Tüketicisiyiz, transferi
bizde ama tedarikçisi değiliz. Doğalgazımız petrolümüz
yok ama bataryayı yapacak teknik üniversitelerimiz?..
Hepsinden var ama az
var. Eksik var... Vasat var... Sadece
üniversite mi? Teknopark, katma değerli üretim için
vazgeçilmezimiz... Dalgayı yakaladık, pıtrak
gibi çoğalttık, sayısı 50'yi aştı ama her şeyden azar
azar yapar oldular.
Kimi emlak ofisine dönüştü kimi de kendini yalnızca bir
alana hapsedip, organize sanayi bölgesi
mantığına saplanıp kaldı. Peki ya tam yapabildiklerimiz?
Aslında kendimize haksızlık etmeyelim. Her şeyden azcık
yapmak yerine bir şeyi tam yapmanın önemini nihayet fark
ettik. Sorun, bunu fark edenlerimizin sayısında...