Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: "Bürokrasi başta olmak üzere
pek çok yerde, nerede işinin altından kalkamayan, tembellik yapan
biri varsa, hemen şu tarz ifadelerle işin içinden sıyrılmaya
çalışıyor: 'Cumhurbaşkanımız böyle istiyor' veya 'Külliye böyle
istiyor."
İşin tembellik ve beceriksizlik yanı bir yana, her şeyi yokuşa
sürmek için belge sapıklığı başka bir yana… Bürokratik oligarşinin
en büyük silahı, belge sapıklığı…
Toplumumuz yüzyıllardır yoğun ve katı bürokrasi ile yaşamış olsa da
bilişim imkânları sayesinde bu cendereden kurtulması gerekirdi. Ama
olmadı, olmuyor, olamıyor. Bürokrasiyi düşman ilan edip, dışa açık
büyüme dönemini başlatan Turgut Özal'dan bu yana, "işleri daha
kolay kılma" konusunda çok şey başarıldı.
Misal şirket kurmada 160 farklı işlem bugün 3'e indirildi.
Gümrükler mal ve hizmet ihracatını kolay kılmak üzere dönüştürüldü.
Devlet dairelerindekiler dahi, eskiye göre daha "bizden yana" tutum
içinde. e-devlet uygulamaları sayesinde dünün azap verici
bürokratik işlemleri, "daha etkin, güvenli ve çabuk"
halledilebiliyor.
Peki, sorun nedir? Sorun, zihinlerin hala "katı bürokratik
yapılara" kilitlenmiş olması... Üstelik bu zihinleri, devlet
dairelerinde veya kamu kesiminde değil, her yerde görebiliyorsunuz.
Mesela zaten ağır bürokrasiden şikâyetçi olan özel sektör
firmalarında...
İnternetin getirdiği sürat ve pratiklik dahi bu "bürokrasi mağduru
zihinlere" yeterince fayda sağlamıyor. Firmanın sitesinde
gördüğünüz bir malın stok bilgisini talep ediyorsunuz. Telefon ile
ulaştığınız yetkili, "faks geçin biz de bilgi verelim" diyor. Faks
dediğiniz, eski ve verimsiz dünyanın aracı. Kâğıt ve orman düşmanı
bir teknoloji… Üstelik zaman değirmeni...
Zaten elektronik postanızda yazdığınız metni, bir kâğıda
bastıracak, yetmedi bunu bir faks cihazıyla karşıya gönderecek ve
ardından takip edeceksiniz... Firmanın yetkilisini "faks yerine
elektronik posta yoluyla" iletişime ikna etmek, sizin becerinize ve
sabrınıza kalmış bir şey.
İhracatçılardan örnek verelim; eski dünyanın alışkanlığıyla yığınca
evrak talep eden firmalar var. Artık kullanım alanı kalmamış
belgeler, hiç kimsenin şart koşmadığı izin kâğıtları, gerekli
gereksiz fotokopiler... Sorduğunuzda; "bunlar şart" diyorlar ancak
bu şartın nasıl bir değer ürettiğini sorgulamıyorlar.
Hal böyle olunca pek çok firma, kendi "kraldan çok kralcı"
bürokratları yüzünden fırsat kaçırıyor. Normalde 5 iş gününde
hazırlanması gereken proje dokümanı veya iş teklifi, kurum içindeki
"işgüzar" birimler tarafından uzadıkça uzayabiliyor.
Zihinler bürokrasiyle iğdiş olunca teknolojinin faydalarından
yararlanamıyor, rekabette toplumu geri bıraktırıyorsunuz. Yapma; ey
belge obur bürokrasi… "Cumhurbaşkanımız böyle istiyor" mazeret ve
yalanına sığınma…