Söylemi inandırıcı kılan, eylem ile tutarlılığıdır. Emeği
önemsediğinizi, işçiyi "köle tüccarı taşeronun elinden
kurtaracağınızı" vaat ediyorsanız, bunu uygulamalarınızla
göstermelisiniz. Eylemleriniz söylemlerinizi yalanlıyorsa,
inandırıcılığınız uçar gider. İtibarınızı da beraberinde
götürür.
Emekliye 2 ikramiye, esnafa faizsiz kredi, mazot fetişizmi, kredi
kartına borç silme gibi popülist vaatlerin yanına, asgari ücretin
de muhalefetçe açık artırmaya çıkarılması, 12 yılda sağlanan
ekonomik istikrarın ve birikimin bu partilerce kısa sürede
harcanacağı kaygısını doğurdu.
Ancak burada dramatik olan, bizzat CHP liderinin "taşeron işçiliği
kaldıracağım" açıklamasıyla çelişen örneklerin, sayılamayacak kadar
fazla olmasıdır. Kılıçdaroğlu "800 bin taşerona kadro vereceğiz"
diyor. Bu mümkün değildir. Zira hastaneye yemek taşıyanı kadroya
almanın mantığı yok. Dışarıdan hizmet alan hastane fazladan kadro
maliyeti yüzünden sağlık hizmetini ekonomik olmaktan çıkarır.
O işçinin hakkını koruyacak yasa da zaten çıktı. İzin, kıdem
tazminatı ve maaş sorunlarını çözen yasa geçen yıl yazında
yürürlüğe girdi. Bu sayede taşeronluk sisteminin ıslahı yönünde dev
adımlar atıldı. Başka bir şey daha... Temizlik işçisi görünümlü
hemşire örneğindeki gibi asıl işi yapanlara 100 bin kadro
verileceğini bizzat Başbakan geçen hafta açıkladı.