Dünya dönüyor, hem de tüm hızıyla. Artan gerilimi, tırmanan
sıkıntıları ve değişen güç dengeleriyle… Bizdeki koalisyonu
beklemeden…
Türkiye de deviniyor… Çift hane kıyılarında
debelenen faizi, işsizliği, enflasyonu ile…Büyümesini
tırmandırma zorunluluğu daha da belirginleşerek…
Bu noktada güçlü Türkiye ihtiyacını daha
belirginleştiren olağanüstü gelişimeler de söz
konusu…
ABD ile AB arasındaki ticaret anlaşması, Çin'in
küresel güç olma yolundaki adımları,AB'nin genişleme
süreci, FED'in (Amerikan Merkez Bankası) faiz arttırma
söylemlerininkuvveden fiile çıkacağı sonbahar…
Merkez Bankası'nın Para Politikası Kurulu toplantıları, yeni
hükümetin dikkate alacağı ajandalardan biri… Hele ki FED, söylemini
"şahinleştirirse", içeride faiz artışı gündeme
gelebilecek. Daha önce "hükümet müdahale ediyor" diye söylenenler
şimdi Merkez Bankası üzerinde, artış yönünde
baskı kurmaya başladı bile.
Ülkenin büyümesini sırtlanan ihracatın ilk çeyrek
rakamlarında bu rolünü terk etmesi, yeni hükümetin temel konuları
arasında yer alacak. Çift haneli büyümeye alışmış sektör, son
aylarda çift haneli daralmaya başladı ve ülkenin bu durumla baş
etmesi şart.
Küresel krizde G20 ülkelerinde ilave 50 milyon işsiz
doğarken bizler 7 milyon ek istihdamoluşturduk ve işsizliği
tek haneye taşıdık. Şimdi ise algı operasyonları, orta gelir
tuzağından çıkış patinajında yeniden çift
haneyi gördük.