En son çıkan moda düşünceyi baş tacı edip içini boşaltma
konusunda mahir tutumumuz yüzünden dünyada olup biten kritik
dönüşümleri ıskalamaya başladık. Misal Endüstri kaç. sıfır
olduğundan ziyade üretimde nitelik dönüşümü önemli ancak biz "4.0"
lafını etmekten eyleme zaman bulamıyoruz.
İnovasyon son modamız idi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)
İnovasyon Haftası etkinliği olmasa, dilimize gelmeyecek. Kaldı ki
son 5 yılda yığınca teşvike rağmen aldığımız yol, "1 arpa boyu"
mesafesinde kaldı.
AR'aştırdığımız kadar GE'liştiremedik.
Ar-Ge'yi de AR'akla GE'tir kurnazlığına dönüştürenlerimiz oldu.
Şimdi Endüstri 4.0 var. Anlamı ne mi? Ben anlatmayayım. Gönül
rahatlığıyla siz bir tanım uydurabilirsiniz. Özünü kavramadan,
faydasına inanmadan, gereğini yapmadan, lafla peynir gemisi
yürüterek varılacak bir yer yok nasılsa...
Ama iyi haber şu: Bu yeni moda da bir gün eskiyecek ve biz çenemizi
yormak için daha yeni bir geyik muhabbeti bulacağız. Endüstri 4.0
söylem mağdurları sabredin... Birkaç yıla kalmaz, unuturuz
gider...
Türkiye'de sanayinin dijital olgunluk düzeyinin Endüstri 2.0 ile
Endüstri 3.0 arasında yer aldığını ölçmüşler anketlerinde ve 2.1
bulmuşlar. Endüstri 2.0 kaba tabirle tarımdan sanayiye geçme
sürecini, Endüstri 3.0 ise sanayileşmeyi ifade ediyor.
Oysa bizim gözümüzü diktiğimiz yüksek gelir grubu ülkeleri, bilgi
ile üretimi birleştiren, her sürecin akıllı hale geldiği Endüstri
4.0'ı tasarlamakla kalmadı, buna geçtiler bile... Bizim üretim
alışkanlığımız ise Endüstri 2.1 düzeyinde...
Üniversitelerimizin nicelik sorununu, sayılarını 200'e
yaklaştırarak çözdük fakat nitelik sorununun çözümü için YÖK denen
darbe kazıntısı kurumlardan henüz kurtulamadık. "Bu kadar cehalet
ancak tahsille olur" kabilinden işe yaramaz kadroları yenilemeye
mecburuz.
YÖK'ü bilimde "YOK" mertebesine getiren tutumunu hatırlayalım. A8
standardında (makam arabaları olan Audi 8'den söz ediyorum)
donanımlarıyla padişah gibi yetkili ancak onlara emanet edilen
öğrenci ve bilim insanlarını disiplin altında tutmaktan başka
bilimsel gayesi olmayanlar...
Yıllarca YÖK'ü türban ve sakal ile oyalayan zihin yapımıza rağmen
bilim üretenlerimiz şükür ki hâlâ var. Fakat onların ürettikleriyle
sanayicinin ihtiyaç duyduğu bilgiyi buluşturamazsanız ne olur?
Olacağı şu: Elin oğlu kilosu 4 dolardan ürün ihraç ederken sen de
kilosu 1.5 dolara talim edersen ihracatın efendisi değil, hamalı
olursun.
Son bir soru: Doktoralı akademisyenlerimize sekreteri kadar maaş
veren YÖK, üniversitelerimizin nitelik sorununu nasıl
çözebilir?