Krizler, en güçlü öğreticilerdir, deprem sabahı jeolog
olursunuz. Tıpkı 17 Ağustos Marmara ve 2011 Van depreminde olduğu
gibi... Fakat bu öğretinin maliyeti, genelde inanılmazdır. Pek çoğu
bu maliyeti, hayatıyla öder. Öğrenebilen de bir sonraki krize en
hazırlıklı girecekler arasındadır artık.
Türkiye, krizlerden öğrenen yapısıyla Batı'yı daima şaşırtmıştır.
Ekonomik krizlerden çıkış süreçlerimizin çoğu ders konusu olmuş,
geliştirdiğimiz refleksler ile bir sonraki krizlerin maliyetini
azalta gelmişiz.
Atatürk Havaalanı'nda 44 canımıza mal olan ve 237 insanımızı
yaralayan terör felaketi ardından gösterdiğimiz kriz refleksi,
takdire şayan dersler sunuyor bize. Kriz yönetiminin evrensel
kurallarını en üst standartta uygulayabildik ve hayatı
normalleştirme yönünde referans oluşturduk.
Kriz masası kurmak birincil refleksti ve bayrak taşıyıcı
havayolumuz THY, terörist saldırısı anında bunu gerçekleştirdi.
Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, kargo binasında oluşturduğu
operasyon merkezinde, bu masanın başına geçti.
Saldırı haberini, Vietnam'da kız kardeşimin, "sosyal medyada
Atatürk Havaalanı'nda görünüyorsun, nasılsın?" sorusuyla öğrendim.
Vietnam'ın Hanoi kentine THY'nin ilk uçuş programına son dakika
katılamayan Aycı'nın aramızda olmayışına üzülmüştüm.
Her şeyde bir hayır varmış. Sabaha dek terör krizinin yönetimini,
Basın Müşaviri Yahya Üstün'ün telefon trafiğinden izledik. Aycı
öncelikle uçaklarda bekleyen yolcuları tahliye etti. Daha sonra
kurmaylarıyla, seferlerin normale dönüşünü tasarlamaya başladı.