Beşiktaş'taki terör saldırısında canımız yandı. Yine
şehitlerimiz, yaralılarımız var. İçişleri Bakanı Soylu dün
polislerimizi ebediyete uğurlarken; "yarından tezi yok, geberip
gideceksiniz" diyordu. Doğrudur; yarım asırdır terör üzerinden bir
parça toprak kazanamayan hainler, hayvanlar gibi yaşadıkları
mağaralarda geberip gidecekler.
Ancak terörün destekçileri de hesaba katılmalı... Evinde,
televizyon izlerken cebinden girdiği sosyal medyada bilerek veya
bilmeyerek teröristlere destek verenler ne olacak? Bilmeyenlere
gafil diyor ve uyarıyoruz; terörün eko sistemini fark edin ve kaos
değirmenine su taşımayın.
Burada sözüm; bilerek destek verenleredir ve bunlar sosyal medya
üzerinden insanları zehirliyor. Terörün temel amacı, kitlelerin
huzurunu bozarak toplumun istikrar duygusunu zedelemektir. Ancak
arzuladıkları kaos algısı oluşmayınca, mağlup olabilirler.
Hal böyle iken terörü bahane edip, mevcut nizamı yerden yere
vuranlar, hükümeti acze düşmekle suçlayıp teröristleri kutsayanlar,
içimizdeki hainlerdir. Tarihin penceresinden görülen, devletin
daima terörü, örgütünü ve teröristi tepelediğidir. Zaaf yalnızca
toplumun yılgınlığa kapılmasına yol açınca doğuyor ve bu da zaten
teröristin amacı olan toplumda saf çatlağı oluşturma riskini
arttırıyor.
Herkesin ve her kesimin, bu şeytanın dili olan teröre karşı
bilinçli tepki vermesi gerekiyor. Bir de terör karşısında ülkenin,
güvenlik güçlerinin, hükümetin kısaca devletin zaaf içinde olduğunu
göstermek isteyen iç hainler var ki bunlar bizim baş
düşmanımızdır.
Sanal canlı bombalar
Dede Korkut; "hain hanede ise kapı kilit tutmaz oğul" der. Bu
açıdan bakınca her terör eyleminde böylesi hainleri daha da net
teşhis edebiliyoruz. Bu hainlerin en fazla filizlendiği yer; sosyal
medyadır.