Türkiye 80 darbesinin anayasasından dahi kurtulma yolunda ama yine aynı darbenin ürünü YÖK, bilimin ensesinde Demokles'in Kılıcı gibi asılı duruyor. Bana göre toplumu vesayet cenderesinden kurtaracak anayasa süreci ardından Yüksek Öğrenim Kurumu YÖK'ü bir an önce yok etmeliyiz.
Neden mi? Türkiye'de bilimi geliştirsin diye kurduğumuz fakat yarım asırdan fazladır bir halta yaramayan TÜBİTAK dahi YÖK'ten neden kurtulmamız gerektiğini itiraf ediyor. Türkiye'de sanayinin dijital olgunluk düzeyinin Endüstri 2.0 ile Endüstri 3.0 arasında yer aldığını ölçmüşler anketlerinde… Endüstri 2.0 kaba tabirle tarımdan sanayiye geçme sürecini, Endüstri 3.0 ise sanayileşmeyi ifade ediyor. Oysa bizim gözümüzü diktiğimiz yüksek gelir grubu ülkeleri, bilgi ile üretimi birleştiren, her sürecin akıllı hale geldiği Endüstri 4.0'ı tasarlamakla kalmadı, buna geçiyor bile… Üniversitelerimizin nicelik sorununu, sayılarını 200'e yaklaştırarak çözdük ancak nitelik sorununun çözümü için YÖK denen darbe kazıntısı kurumlardan kurtulmak zorundayız. "Bu kadar cehalet ancak tahsille olur" kabilinden işe yaramaz kadrolarını yenilemeye mecburuz.
YÖK'ü bilimde "YOK" mertebesine getiren tutumunu hatırlayalım. A8 standardında (makam arabaları olan Audi 8'den söz ediyorum) donanımlarıyla padişah gibi yetkili ancak onlara emanet edilen öğrenci ve bilim insanlarını disiplin altında tutmaktan başka bilimsel gayesi olmayanlar… Yıllarca YÖK'ü türban ve sakal ile oyalayan zihin yapımıza rağmen bilim üretenlerimiz şükür ki hâlâ var.