Yoksulluğu yok etme çabası, nihayet "başarı" düzeyine geldi ve
bu tanıma girenlerin oranı, %1.62 düzeyine indi. Eski
ezberiyle bu iyileşmeyi küçümseyenler çıkacaktır.
Böylelerinin etrafımızdaki coğrafyaya göz gezdirmelerinde
fayda var.
Bütün mutluluklar birbirine benzer... Oysa
her mutsuzluğun kendine has öyküsü vardır. Aynı
şey yoksulluk için de geçerli... Afrikalı bir
yoksulu anlayabilirsiniz. Neticede "yoksuldur" veya temel
ihtiyaçlarını karşılayacak imkânlardan asırlardır
"yoksundur."
Hint fakirini de bilebilirsiniz. Kast sistemine
bakıp, dededen fakirliği görebilirsiniz. Amerikalı
"homeless" yoksulu da anlarsınız. Zenginliğin taşrasına
düşmüş, evsiz barksız, sistemin atıklarına
muhtaçtır.
Çin'deki yoksul, "günde 1 dolardan düşük" geliri tanımlar, bildik
bir yoksulluk türüdür.Türkiye'de yoksul olmayı da
tanımlayabilirsiniz. Bu tanım zaten yapılmışsa toplumunyoksul
kesimine kaynak aktarmak, orta direği güçlendirmek ve sosyal
politikalar uygulayarak yoksulluğu azaltabilirsiniz.
Nitekim bunu yapıyoruz.