Şeref Oğuz Sabah Gazetesi

Zeytinyağı ile su işbirliği yapar mı?

Şu üniversite- sanayi işbirliğini ben zeytinyağı ile su ilişkisine benzetiyorum. Herkesin dilinde olan ama bir türlü verimli yürümeyen ilişki... Bir araya getiriyorsunuz, işbirliği- işbölümü üretmek...

18 Ekim 2018 | 3.258 okunma

Şu üniversite- sanayi işbirliğini ben zeytinyağı ile su ilişkisine benzetiyorum. Herkesin dilinde olan ama bir türlü verimli yürümeyen ilişki... Bir araya getiriyorsunuz, işbirliği- işbölümü üretmek yerine, kimin zeytinyağı olarak üste çıkacağı çekişmesi ortaya çıkıyor.
Sorun, kimin zeytinyağı kimin su olacağı sorunsalına dönüşünce, verim alınamıyor, zaman heba ediliyor, kaynaklar israf, umutlar ziyan ediliyor.
Ancak lafla peynir gemisi yürümüyor, bu işbirliğine muhtaç alanlarda ne yazık ki nal topluyoruz.
Peki, sorun nedir? Yunus Emre'nin tam da durumu ifade eden mısralarını hatırlıyorum:
"Bir testiyi koyarsan bir pınarın başına / kırk yıl orada dursa kendi dolası değil." Bizim sanayiciden bahsediyor sanki. Hani inovasyon yapmaya mahkûm ama bilgiye ulaşmada sorunları olan sanayiciden... Sibernetik biliminin kurucusu El Cezeri (Cizreli İsmail) bundan 800 yıl önce şöyle diyordu:
"Hayata geçirilmemiş her bilgi, doğru ile yanlış arasında bir yerdedir." Şu bizim YÖK'ü bilimde "YOK" mertebesine getiren tutumunu hatırlayalım. A8 standardında (makam arabaları olan Audi 8'den söz ediyorum) donanımlarıyla padişah gibi yetkili ancak onlara emanet edilen öğrenci ve bilim insanlarını disiplin altında tutmaktan başka gayesi olmayanlar...
Yıllarca YÖK'ü türban ve sakal ile oyalayan zihin yapımıza rağmen bilim üretenlerimiz şükür ki hâlâ var. Fakat onların ürettikleriyle sanayicinin ihtiyaç duyduğu bilgiyi buluşturamazsanız ne olur?
Olan şu; elin oğlu kilosu 4 dolardan ürün ihraç ederken sen de kilosu 1.5 dolara talim eder ihracatın efendisi değil, hamalı olursun. El Cezeri'nin "doğru ile yanlış arasında" diye tanımladığı akıl tutulması bu işte...
Meslek hayatımda 40 yılı devirdim.
Klişe konularımdan biri, üniversite ile sanayi işbirliği oldu. Bu ne muazzam hicran imiş be kardeşim... 40 yıldır buluşturamadık bu iki sevgiliyi...
Gerçi birbirlerini sevdiklerinden pek emin değilim artık. Zira Latife'nin dediği gibi; "bende bu mecnunluk hevesi varken / Çölünü de kendin yaparsın gönül." Üniversitenin koridorları, sanayicinin kör noktasıdır ve onun için üretilen bilgi, YÖK'ün çöl ikliminde kaybolup gitmektedir. Üstelik göz göre göre...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şeffaf ve güçlü Devlet AŞ 19 Kasım 2018 | 4.688 Okunma Fakir ülke zengin ülke farkına dair 18 Kasım 2018 | 5.975 Okunma Türkiye’nin kadın gücü 16 Kasım 2018 | 4.240 Okunma 2023 için yap-kirala-devret modeli 15 Kasım 2018 | 4.772 Okunma Gençler 1 günü 34 saat hissediyor 14 Kasım 2018 | 5.293 Okunma