Küresel piyasalar mayınlarla dolu bir savaş alanından asgari hasarla geçiyor. Korkulduğu kadar yüksek gelmeyen ABD enflasyon verileri sonrasında piyasaların önündeki mayınlardan birisi minimum hasar ile geçildi.
Fed’in önümüzdeki 12 ayda dört faiz artışı yapması kısmen fiyatlanmasına rağmen ABD tahvillerindeki satışlar yavaşladı, hisse senedi piyasaları ise yeniden yukarı gitmeye çalışıyor. Ancak piyasaların önünde bu defa yeni bir mayın belirdi: Trump yönetiminin korumacı tedbirleri.
Seçimlere giden yolda Trump yönetiminin daha önce söz verdiği korumacı tedbirleri gündeme getirmesi sürpriz değil. Hedefteki ülkenin ABD’nin büyük çaplı dış ticaret açığı verdiği Çin olması kaçınılmaz bir gelişme.
Ancak ABD yönetiminin korumacı politikalarının küresel bir ticaret savaşına yol açma ihtimalini çok düşük buluyoruz. İyimserliğimizin arkasında Çin ile ABD arasındaki bir dış ticaret savaşının yol açacağı hasarın büyüklüğü, kazancın ise sınırlı olması yatıyor.
Trump’ın risk alan ve meydan okumayı seven kişiliği yüzünden önümüzdeki haftalarda piyasalarda oynaklık artabilir. Ancak söz konusu oynaklığın gerçek bir dış ticaret savaşı riskinden daha çok zahiri bir olay olduğuna inanıyoruz.
İki ülke arasındaki korumacılık savaşına oyun teorisi çerçevesinde bakıldığında dış ticaret savaşı durumunda katlanılacak maliyetin büyüklüğünün iki tarafı da caydıracağına inanıyoruz. ABD’nin Çin’e karşı korumacı tedbirler uygulaması ve Çin’in misilleme yapması durumunda küresel boyutta bir dış ticaret savaşı çıkma ihtimalini çok düşük buluyoruz.