ABD – Türkiye görüşmelerinden somut bir gelişme çıkmaması ve ekonomi yönetiminden somut bir adım gelmemesi üzerine Türk lirası dolara karşı yeni bir dip yaparak haftaya başlıyor. Günlük %17.8, sene başından beri %40'tan fazla değer kaybı ile Arjantin pesosunu da geçerek dünyanın en çok değer kaybettiren gelişmekte olan para birimi olduk.
Doların Türk lirasına karşı 3TL’den 4TL’ye yükselişi 2 yıl 6 ay, 4TL’den 5TL’ye yükselişi 4 ay sürmüştü. Piyasalardaki panik havası nedeniyle 5 TL’den 6 TL’ye yükseliş üç haftadan daha kısa sürdü. Böyle giderse bir haftadan daha kısa süre içinde 6TL’den 7 TL’ye ulaşılacak.
Ekonomi yönetimi müdahale etmiyor
Türk lirasındaki günlük değer kaybının %18’e ulaştığı bir ortamda ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası piyasalardaki yangını söndürmek için somut bir adım atmadı. Başkan Erdoğan ve Bakan Albayrak yaptıkları konuşmalarda mevcut seviyelerin iktisadi gerçeklerden uzak olduğunu vurguladı ve vatandaşları yastık altındaki dövizlerini ve altınlarını Türk lirasına çevirmeye davet etti. Ancak yapılan açıklamaların etkisi maalesef sınırlı oldu.
Zayıf TL dış dengeye yardımcı olur
Dalgalı kur rejiminde döviz kurunda yaşanan oynaklığı normal kabul eden, enflasyon beklentileri ve fiyatlama alışkanlıklarında önemli bir bozulma olmadığı müddetçe müdahale edilmemesini savunan liberal bir iktisadi geleneğe inanıyorum. Döviz kurunun ağırlıklı olarak mal ve hizmet piyasalarında belirlendiği bir ekonomide yerel paranın %10 civarında değer kaybetmesini iktisadi kaynakların uluslararası ticari mal ve hizmet üreten sektörlere yönelmesini teşvik eden sağlıklı bir gelişme olarak görüyorum.