Ergenekon ve Balyoz davalarında en ağır darbeyi Deniz Kuvvetleri’nin yediği biliniyor. Peki, aradan geçen süreçte Deniz Kuvvetleri Balyoz’un tahribatını onarabildi mi? 23 Mayıs’ta Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bostanoğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaptığı sunum sorunun cevabını veriyor
Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Eşref Uğur Yiğit’in, İzmir’de
intihar eden Deniz Kurmay Albay Berk Erden’in cenazesinde yaptığı
konuşma; Deniz Kuvvetleri Komutanı olması beklenen Donanma Komutanı
Koramiral Nusret Güner’in istifası, komutanlık yolu açık deniz saha
komutanlarının emekliye sevk edilmeleri, alınan yaranın büyüklüğünü
gösteriyor.
Yüzlerce sicili parlak subayın geleceği 4-5 yıl süren bu davalar
yüzünden karardı. Kendileri cezaevinde, aileleri dışarıda çile
çektiler. Genç yaşta ordudan ayrılmak zorunda kalan bu subayların
birçoğu da işsiz durumda.
Bu süreçte, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın karargâhında yeterli
amiral ve kurmay subay kalmadığı, birçok görevin daha alt rütbedeki
subaylar tarafından üstlenildiği, fazla mesailerle görevlerin
tamamlandığı, böyle giderse Deniz Kuvvetleri’nin görevini hakkıyla
yapamayacak duruma düşeceği de sık sık dillendiriliyordu.