Başbakan Ahmet Davutoğlu ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dün gerçekleştirdiği 4,5 saati bulan görüşmesi birçok açıdan yakın dönem siyasi tarihimize önemli notlar bıraktı.
Ak Parti ve CHP gibi siyasi varlıklarını birbirlerine sert muhalefette yaşatan iki partinin ülkenin içinden geçtiği bu sıcak dönemde koalisyon masasını devirmemek için gösterdikleri çaba kuşkusuz kamuoyu tarafından dikkatle gözleniyor.
Dün, uzun görüşmenin hemen ardından yapılan açıklamalardaki temkinli üslup ve dikkatle seçilen kelimeler de iki parti arasında vazoyu kırmadan yol alma isteğinin önemli işaretleri.
Seçenekler çoğaldı
Dünkü görüşmeden hemen sonra Davutoğlu’na yakın kaynaklarla sohbet olanağı buldum.
Başbakan Davutoğlu’nun Kılıçdaroğlu ile görüşmeye omuzlarında ülkeyi yönetme sorumluluğu olan partinin lideri anlayışıyla gittiğine kuşku yok.
Ayrıca Davutoğlu ile Kılıçdaroğlu’nun görüşmesinin 6 şehit verilen bir günün akşamında gerçekleştiğini de unutmayalım.
Dün gece görüşmeden sonra aldığım bilgiler çok yüksek bir umut pompalamasının da yanlış olduğunu ancak bugüne kadar Ak Parti - CHP koalisyonu konusunda en çok umutlanılan noktada bulunulduğunu gösteriyor.
Hatta dün konuştuğum Davutoğlu’na yakın bir kaynak, iddialı bir ifade kullanarak, “Sonuç getirecek gibi görünüyor” demekten kendini alamadı.
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun anayasa başta olmak üzere önemli düzenlemeleri gündemine alan çözüm sürecini de kapsayan, kapsamlı bir programla en az 4 yıl çalışacak yüksek profilli bir koalisyondan yana olduğu biliniyordu.