Bayramdan sonra iç siyaset ısınacak.
Ak Parti’de, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın belirlediği istikametteki değişimin gereği olan adımlar sürecek.
Adalet Yürüyüşü’nden sonra Adalet Kurultayı ile ikinci büyük adımı atan CHP ise, “adalet” kavramının yanına, 2019’daki seçimlerde öne çıkacak ikinci bir temayı yerleştirmek üzere yol haritasını olgunlaştıracak.
CHP, bu eylemlerle yarattığı sinerjiyi tahkim edecek bir proje üzerinde çalışıyor.
Ancak görünen o ki bayramdan sonra en yoğun hareketlilik Meral Akşener liderliğindeki yeni parti cephesinde yaşanacak.
Akşener stratejisi
Düzenlendiği son basın toplantısında kurulacak partiye ilişkin sorulara neredeyse geçiştiren bir yanıt vermekle yetinen MHP lideri Devlet Bahçeli’nin bu tavrının genel bir strateji olduğu Ankara kulislerinde en çok konuşulan konulardan.
Dikkat edilirse, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere Ak Parti cenahından da MHP’nin mevcut yönetiminden de Akşener ve yeni oluşuma dönük sert tepki çıkışlarına tanık olmuyoruz.
Kulislerde, bu durumun iki parti açısından da belirlenmiş bir strateji olduğu konuşuluyor.
Ak Parti’nin de MHP’nin de yeni partinin isim ve söylem olarak ete kemiğe bürünmesi aşamasına kadar bu stratejiyi izleyeceği, Akşener ve arkadaşlarının partinin kuruluş aşamasından itibaren gündem olmasının istenmediği kaydediliyor.
Akşener isminin büyümesine bu yolla katkı verilmemesi tercih ediliyor.
Ak Parti ve MHP, eleştirilerin odağına CHP’yi alarak bir taşla iki kuş vurmayı hedefliyor.
Bir yandan CHP’nin yaratmaya çalıştığı sinerjiye siyaseten sert açıklamalarla karşılık verilirken, diğer yandan Akşener ve yeni oluşumunun bugüne kadar muhatap alınmaması yöntemi izlendi.