ALLAH rahmet eylesin çok değerli bir âlimdi Fuat Sezgin Hoca... Kendisini bizzat tanıma şerefine eriştim. 2010 yılında onunla bir söyleşi gerçekleştirmiştim. Sanırım Türkiye'de verdiği ilk söyleşisiydi. Dopdolu, müthiş bir insandı. "Müslümanların icatlarını gün yüzüne çıkarıp sergilemek en büyük hayalimdi" diyen Prof. Dr. Fuat Sezgin, hayalini önce Frankfurt'ta, sonra da Gülhane Parkı'nda kurduğu İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi'nde gerçekleştirmişti. Tek derdinin Avrupalıların aslında boşu boşuna böbürlendiğini ispat edip Müslümanları aşağılık duygusundan kurtarmak olduğunu söylemişti. Doğruya doğru, onunla tanışana kadar ben de İslamiyet'in bilim ile bu kadar içe içe olduğunu bilmiyordum. O zaman çok yeni olduğu için az sayıda alet vardı ama bizzat onun mihmandarlığında gezdiğim müzede gördüklerim hayrete düşürmüştü beni. Ve onun nasıl kıymetli bir ilim adamı olduğunu bilen biri olarak çok üzüldüm dün cenaze töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "2019 yılını Fuat Sezgin yılı ilan edeceğiz!" açıklamasından sonra yapılan bazı yorumlara. Onu tanımayan, ne kadar büyük bir âlim olduğunu bilmeyen özellikle Erdoğan karşıtlarının sosyal medyada yaptığı abuk subuk yorumları görünce çok üzüldüm. Sezgin o saçma sapan yorumların tek bir tanesini bile hak etmiyor. Çok değerli, çok kıymetli bir insandı ve keşke medya onun tanınmasına daha fazla aracılık etseydi. Dün çok düşündüm ne yapabilirim bu konuda diye. Ve aklıma gelen tek şey eski de olsa o söyleşiyi yeniden hatırlatmak oldu... Evet, bugün Gülhane'deki müze fikrinin nereden çıktığından tutun da gençlik yıllarında pilot olmayı hayal ederken Sezgin'in neden hayatını İslam bilimlerini araştırmaya adadığını anlatan "Avrupalılar boşu boşuna böbürleniyor!" başlıklı röportajımın önemli bölümlerini anısına hürmetle sizlerle paylaşmak istiyorum...