Bazılarının yazımın başlığına bakıp kıs kıs güldüğünü tahmin edebiliyorum, ama gülünecek bir şey olsa da duyduğum gerçek bu! Ben Reza Zarrab'ın falcılara, büyücülere falan olan merakını duymuştum, ama değinmek kısmet olmamıştı. Dün bizim gazetede Nihat Uludağ imzasıyla yayımlanan haberde Zarrab'ın Amerika'da kendisi yargılayan yargıç ve savcılara büyü yaptırmak için Türkiye'deki çalışanlarına talimat verdiğini okuyunca konuya girmek elzem oldu. Gülünç biliyorum, "Girecek başka bir mevzu yok mu?" diye kafa da bulabilirsiniz şahsımla. Hak veriyorum, ama Zarrab'ın bu falcılarla, büyücülerle falan diyaloğu cidden değişik. Bu özellikle biz kadınların meraklı olduğu türden, yani kahve içip, fincanı tersyüz edip "Neyse halim, söyle falim" gibi bir ilişki değil. Adam öğrendiğime göre bu işe ciddi ciddi para yağdırıyormuş.