Din, vatan, can, namus, mal, makamlar gibi tüm mahlukat da, Yaratıcımız Allah’ımızın Müslümanlara emanetidir!
“Ey iman edenler! Sakın hak yolda mücadeleyi terk edip de, Allah’a ve Elçisine ihânet etmeyin; aksi hâlde, dininiz, malınız, aileniz, sağlığınız, insânî değerleriniz, doğal güzellikleriniz gibi, korumanız için size teslim edilmiş olan kendi emanetlerinize bile bile ihânet etmiş olursunuz!” (Nahl S.27) İlahi mesajının gereği emanetlere bilerek ihanet etmek Allah ve Resulü’ne ihanet etmektir!
Maddi-manevi sahalarda ve ahlaki değerlerde güçlü adil bir devlet olmadan emanetleri korumak ise mümkün değildir! Osmanlı Cihan Devleti tüm insanlığın can, namus, inanç ve mal emniyetini koruyan rakipsiz süper bir güç idi!
Ve son iki asırda; “… memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş...