“Ey Muhammed! Onlara, yani kibir ve azgınlıkları yüzünden Allah’ın Elçisini öldürmek için fırsat kollayan Yahudilere ve masum bir cana kıymayı göze alan bütün zalimlere, Âdem’in iki oğlu arasında geçen şu ibret verici öyküyü hak ile yani hak ve hakikati ortaya koymak üzere anlat: Hani onlar (Habil ile Kabil Kardeşler) , Allah’a birer kurban sunmuşlardı. Fakat birinin kurbanı kabul edilmiş, diğerininki ise geri çevrilmişti. Zira Hâbil en değerli hayvanlarından birini kurban olarak sunarken, kardeşi Kâbil, çürük ve döküntü ürünleri vermeye kalkmıştı.
Bunun üzerine Kâbil, kıskançlık ve öfkeye kapılarak kardeşine, “Seni mutlaka öldüreceğim!” dedi. Hâbil şöyle cevap verdi: “Senin kurbanının kabul edilmeme sebebi ben değilim ki beni suçluyorsun. Asıl suçu kendinde aramalısın. Çünkü Allah, kalbi kötülükle dolu olduğu hâlde, gösteriş amacıyla İbadet edenlerin değil, ancak dürüst ve erdemlice bir hayat sürerek, her türlü haram ve çirkin davranışlardan uzak durmaya çalışan o takva sahiplerinin sunduğu kurbanı kabul eder.”
“(Hâbil kardeşi Kâbil’e:) “Andolsun ki sen...