İslam topraklarında deşifre olan ilk İslam menşeli İngiliz fitnesi FETÖ'den sonra benzer yapıların telaş ile buldukları sanal konularla gündem oluşturup taraf toplamaya çalıştıklarını görüyoruz.
Haçlı batının Müslümanları bölme ve oyalama projesi 15 Temmuz sonrasında haliyle sekteye uğradı. Millet artık İslami tandanslı tüm yapılara şüphe ile bakarken İmam Hatip ve İlahiyatlara olan güven ise bir o kadar arttı.
Haçlı batı destekli bu yapıların en büyük özelliği Kur'an'dan olabildiğince uzak durmaları, uydurma hadis ve menkıbe karışımı bir din pazarlayarak buldukları taraftarlarla ayakta durmaları idi.
“Kim bu cemaatler?” denecek olursa bu günlerde İmam Hatip, İlahiyat ve Diyanet'e saldıranlara bakıldığında bu cemaatlerin amacı daha net anlaşılıyor. İşin ilginç tarafı ise saldırıda kullandıkları enstrümanlar…
Beyfendiler tüm hatalarına rağmen Hadis taraftarı gözükürken kurnazca bir taktikle kendilerini deşifre eden kimseleri “Kur'ancı, mealci” sıfatıyla vasıflandırırken yan ürün olarak da Müslümanları kutuplaştırılmakla ayrı bir menfaat elde ediyorlar.
Ümmet bu güne kadar çok hadis eleştirmeni gördü. Ama hiçbiri uzun soluklu bir şekilde Müslümanlar nezdinde tutunamadı.