İstanbul'daki ''21. Yüzyılda'da Siyaset ve Yeni Açılımlar Forumu'' adlı sempozyum, fikir rüzgarları estirdi. 90'lı yıllarımızda, bizler için adeta ikinci üniversite olan sempozyumları, panelleri, açıkoturumları, beyin fırtınalarını öyle özlemişiz ki, hayatımızdan düşünceyi eksilten bir profesyonelleşme/ başarı mottısuna maruz kalmışız diye düşündüm... Prof. Numan Kurtulmuş'u, Ömer Çelik'i, İbrahim Kalın'ı, Naci Bostancı'yı, Mahir Ünal'ı, Nabi Avcı'yı entelektüel kimlikleriyle dinlemeyi ne kadar özlemişiz... İnsanlığın krizleri, geleceğin siyasetine yön verecek olan başlıklar ve siyaset felsefesi, siyaset-etik ilişkisi gibi temel meseleler konuşuldu. Keşke sivil topluma ve akademilere daha iyi duyurulabilseydi, gençlerin yol haritasını aydınlatacak düşünceler yankılandı sempozyumda. Adalet ve Kalkınma Partisi ev sahipliğinde düzenlenen bu sempozyumu, ''Türkiye Yüzyılı'' gibi devasa bir iddiayı da düşünsel düzeyde somutlaştıracak değerli bir adımdır diye düşündüm. AK Part