Adnan Oktar, 80'lerde Nazlı Ilıcak'ın eleştirel yazılarıyla ilk kez kamuoyu gündemine girdiğinde, herkes çok şaşırmıştı. 12 Eylül darbesinden sonra ortaya çıkmış ve o güne kadar varolan klasik cemaatlere benzemeyen bir gruptu. Kolejli-üniversiteli zengin gençleri etrafında topluyordu. Kitapları vardı, Yahudilik Masonluk hakkında. Necip Fazıl düşünsel aksiyon hattında büyümüş gençler için bu kitaplarda yazılanlar, adeta bir cep fasikülü gibiydi, kabul görmesi uzun sürmemişti... Ardından hapse girip çıkması da İslami kesimde hep, sahip çıkılan bir mağduriyet resmi çizmişti.
90'lardaki ikinci evrede Darwinizm karşıtı bir sivil toplum örgütü görünümündeydiler; Bilim Araştırma Vakfı. Parlak kuşe baskılarla, güçlü resiml