Yöre halkının, kıyametle eşleştirerek tarif ettiği büyük bir afet yaşadık. Kederini, kahrını, elemini, çilesini, sorumluluğunu tüm milletçe sırtlanacağımız yepyeni süreçlerin miladındayız. Depremin ilk şokunun ardından yöreye giden ve vahameti yakinen takip eden gazeteciler, sivil toplum örgütleri, doktorlar, hemşireler, ilk yardımcılar, itfaiyeciler, madenciler, yardım kuruluşları, yerli-yabancı arama-kurtarma timleri, belediyeler fevkalade bir iş çıkarttılar. Allah razı olsun.
1- Bu kişilerin, kurumların, grupların tecrübeleri hepimiz için çok değerli ama en çok da devlet aklı adına, asla vazgeçilemez değerde bir deneyim ve gözlem birikimidir bu. Deprem sonrasında, tüm zorlukları sırtlayanların katılacağı; tespit, eleştiri, beğeni, talep ve önerilerini özgürce ifade edebilecekleri bir şura ortamı sağlanmalı ve eksikleri giderebilmek adına yeni fikirleri not edilmeli. Kerim Devlet, milletin yaralarını, kendi yarası olarak görür ve yaşanan felaketlerin bir daha ya