Bazı tanıklıklar, anlatılınca insanın içine işliyor. Ali Şahin'in sosyal medyada paylaştığı bu seyahat notu da kalbime sanki bir menkıbeymiş gibi mücevher kıymetinde düştü.
''... Sudan bölünmemişti. Hartum'da Cumhuriyet ve Hürriyet caddelerinde boydan boya yoksullar yatardı kumlarda. Bir gece Mescid-i Fârûk'un önünden geçerken bir adama takıldım, bir deri bir kemik, belki son nefesini alıyor gibiydi, ellerini kaldırmış öyle bir dua ediyor ki...
''... Arş-ı Âlâ titriyor sandım, hemen oturdum yanına; - ''ya Rabbi, dedim, bu kalbi kırık hürmetine... dünyada ve ahirette sevdiklerinle beraber eyle..'' Saydım tüm dostları. tekrar tekrar saydım.. tam bir saat... nihayet amin dedi ve ellerini yüzüne sürdü. - Selam ve rahmet.. dedim
''... - aleykum selam ve rahmet
- maza eradte minellah ? (Allah'tan ne istedin?)
- el âfiyet .. (sağlık)