Bu kavramsallaştırmayı doksanların başından itibaren duymaya başladık. Bernard Lewis'in Müslüman Öfke'nin kökenleri şeklinde dikte etmeye başladığı bu düşünce şekli, daha sonra ''medeniyetler çatışması'' şeklinde devreye sokulacaktı.Nitekim 1996'da Huntington'ın kitabı halinde piyasaya sürüldü. Ama asıl piyasasını, kariyerini, Amerikan dış politikasına hakim olacak neo-con'larla taçlandıracaktı bu süreç...
Neocon'lar adı üzerinde yeni muhafazakarlar kalıbıyla özellikle 11 Eylül'den sonra dünya çapında ilan edilmiş bir sıkıyönetimin temsilcileri olmuştur. Geçmişte komünizm ve Sovyetlerin yıkılmasından sonraysa İslam toplumları, ''şeytanlaştırılmış öteki''ler olarak hedef tahtasındadır... Biz giderek pervasızlaşan bu nefreti ''islamfobia'' olarak sadece dış politika bahsi olarak