15 Mayıs 1948, İsrail'in kuruluşundan ibaret değil. Filistinliler için eve geri dönüş anlamını içeriyor.Çünkü onlar, İsrail zulmü eşliğinde terk etmek zorunda kaldıkları evlerini ve zeytin ağaçlarını hiç unutmadılar...
'Nekbe'bizdeki kullanımıyla nekbet, felaketli bir işin başa geçmesiyle ilgili... Arap gazeteciler ve hassaten Filistin davasını takip eden kesimler, "büyük felaket" anlamıyla kullanıyorlar bu deyimi. Gerçek kişilerin ve sürgün yaşayan Filistinlilerin arasında gezinirken başka bir şey fark edecektim: 'Nekbe'ye bir tür yemin, söz veriş, geri dönüş umudu anlamlarının yüklendiğini de görecektim. Yani kısmen vak'aya mesafesi ama bir o kadar da saygısı olan aydınlardan farklıydı Gazze'de yaşayanların veya sürgün dolayısıyla dünyaya yayılmış Filistinli gerçek kişilerin bakışı... 'Nekbe' onlar için bir son, bir ağıt olmaktan çok, bir karar veriş, bir anahtar, bir umut ahitiydi...
Şunu hemen hatırlamak gerek ki İsrail zulmü 15 Mayıs 1948'de başlamadı.Bundan çok evvel, Osmanlı'nın çökertilip bölgenin İngiliz kontrolüne terk edildiği günlerde başladı Yahudi nüfusun Filistin'de toplaştırılması... İkinci aşamaysa Yahudi çetelerin, yerleşik Filistin köylerine, mahallerine düzenledikleri hücumlar olarak gelecekti ki, 1948 öncesine dayanır.