Günlük alışveriş ihtiyaçlarıyla sınırlı bir ekonomi bilgim var. Bilgiden ziyade uygulama benimkisi. Bakkal, market, dolmuş, vapur, metro tramvay, doğalgaz, su, telefon, kira, elektrik diye kalem kaleme saydığım zaman ise; evet, hiç de az değil... Ülkemizde bu dar ama aynı zamanda hiç de dar olmayan ekonomi çarkı içinde dönüp dolanan milyonlarca insan var benim gibi... Ama bizim bu dar bilgimizin, politik bir anlamı da var. Neticeten hepimiz, insan onuruna yaraşır, hizmetlere erişir, müreffeh bir toplumun parçası, özgür ve eşit bireyler olmak istiyoruz; ''insanca yaşamak'' derdi eskiler buna...
Dolar'ın belirli bir düzeyde salınımlar halinde artışına ve zaman zaman da inişine şahit olarak geldiğimiz günlerin sonunda, dolar aniden büyük dalgalar halinde yükselmeye başladı, 18'lere kadar çıktı ateşi... Ben bu daracık tecrübemle bile, bunun anormal olduğunu kestirebiliyordum. Ama ya dolar yükseldiği için neredeyse zil takıp oynayanlar... Onlara ne demeli? Nitekim dol