Cumhuriyetle birlikte, yönümüzü Batı’ya çevirdikten sonra, Doğu ve Asya bizim için meçhul oldu. Sovyetler Birliği ve Çin Halk Cumhuriyeti’yle birlikte düşünüldüğünde zaten Asya, dünyaya kapalı, içine kıvrık koskoca bir kıtaydı. Ama içe kapalı olan sadece Asya mıydı?
Bloklaşma, Doğu ile Batı arasındaki mesafeyi sağır ve aşılmaz bir duvar haline çevirmişti adeta. Dünya, o zamanlar çok büyük bir gezegendi, bilinmezi çoktu, hem sansürler ağırdı, sınırlar aşılmazdı, hem iletişim teknikleri günümüzdeki kadar hızlı değildi. 80’lede dergiler, bizim gözümüz, kulağımız, dünyayı keşfettiğimiz pusulularımızdı. Söz gelimi; 1983’ten itibaren ‘’İslam’’ dergisinin çıkarttığı dosyalarla haberdar olurduk, dünyadaki diğer kıtalardan ve oradaki Müsl