Bu köşede dün arkadaşım Sinem'in 4 yaşındaki kızını
İstanbul Levent’teki bir drama atölyesine götürdüğünü ve orada
sekreter Mehtap Hanım ile yaşadığını söylediği olumsuzlukları
yazmıştım.
Bugün de olayın muhatabı olan ‘Marsık Çocuk Sanat Merkezi'nin
sahipleri Halide-Ümit Karaarslan çiftinin anlattıklarına yer vermek
istiyorum...
Ümit Karaarslan şöyle diyor:
"Sinem Hanım ön görüşme için bize geldi. Görüştük. Sonra
sekreterin yanına indi. Bu esnada iki çocuk sürekli kanepeden
kanepeye atlıyormuş. O sırada birkaç anne de oradaymış. Annelerden
birinin ayağındaki alçı yeni çıkmış. Çocuklar oradan oraya
zıplarlarken bu annenin bacağına çarpmış.
Sekreter de sesini yükseltip sakin olmaları için uyarmış.
Sinem Hanım’ın anlattığı gibi itme, sarsma, odaya kapatma
kesinlikle yaşanmıyor. Bunu o anda orada bulunan anneler de
doğruluyor. Böyle bir olay olsa, zaten anneler hemen müdahale
etmezler miydi?”
‘VELİLER YANIMIZDA’
‘Marsık Çocuk Sanat Merkezi'nin diğer ortağı olan Uzman
Pedagog Halide Karaarslan da şunları anlattı: “Sinem Hanım
telefonun yüzüne kapatıldığı iddiası ile tekrar merkeze geliyor ve
sekreter Mehtap Hanım ile sert bir şekilde tartışıyor.
Mehtap Hanım ‘Telefonu yüzünüze kapatmadım’ deyince de
terbiyesizlik ve yalancılıkla suçluyor. Diğer anneler de bu ana
tanık.
Avukatımız devrede, Sinem Hanım’a dava açacağız. Bizim tek
amacımız çocukların gelişimlerine katkıda bulunmak, merkezden mutlu
şekilde ayrılmalarını sağlamak.
Söz konusu olay ve gerçek dışı beyanlar bizi üzdü.
Çocuklarını bize emanet eden ailelerin dün çıkan yazı sonrası bizi
arayarak destek vermeleri, güven ve inançlarını belirtmeleri ise
üzüntümüzü bir nebze olsa da hafifletti.”