Berlin’den Prag’a trenle 4.5 saatte gidiliyor. Orta ve Doğu Avrupa’nın pek çok başkentine Almanya’nın başkentinden en fazla 10 saatlik tren yolculuğuyla ulaşmak mümkün. Bu duruma baktığınızda Avrupa’nın merkezinin neresi olduğu hakkında hiçbir şey müphem kalmıyor. Almanya henüz fiilen Avrupa’nın lideri olduğu gerçeğini kavramsallaştırmış değil.
Berlin, bir yandan gerek ekonomik krizde verdiği tepkiler, gerek mülteci krizindeki dayatması ve bunlara benzer irili ufaklı hamleleriyle yeni güç merkezi olduğunu kabulleniyor. Diğer yandan Almanya içinde güçlü bir damar, tarihten alınan derslerin verdiği bir çekingenlikle Almanya’nın bu denli öne çıkmasından, güçlü bir lider ülke haline gelmesinden rahatsız.
Berlin’in, Almanya’nın geri kalanıyla tezat teşkil eden, insanı etkileyen sosyal ve kültürel liberalizmi ve kozmopolitliği aslında bu gücü daha kolay sindirilebilir hale getirebilir. Ne var ki Almanya’nın geri kalanı, özellikle de eski Doğu Almanya eyaletleri bu ruh haline çok uzak, içe kapalı ve öfkeli toplumlara sahip. Kendisi de Doğu Almanya’da yetişmiş Angela Merkel nihayet kapıları mültecilere açarken, bu bölgelerde mülteci kamplarına öldürme iradesiyle saldırılar yapılıyor.