Öngörüde bulunmak vizyon sahibi olmayı gerektirir. Bu, eldeki verilerin, “geçmişin ayak izlerinin” ve gelişmelerin seyri üzerinden tecrübeyle yapılır.
“Müneccimlik” ancak akılla mümkündür. Önkoşulu; neden, nasıl, ne gibi soruları sormayı ve yanıtlarını bulmaya yani araştırmaya açık olmaktır...
“Alnı secdeye değenden zarar gelmez” ön kabulü; FETÖ’nün tehlikeli hedefini ve bu örgütün uluslararası bağlantılarını görmeyi engellemiştir.
FETÖ gerçeğini ülkemizde bir avuç aydın risk alarak açıklamıştır.
Çok gerilere gitmeyelim; FETÖ darbesinden bir yıl önce ısrarla darbe olacağını yazdık. Tek örnek vereyim. 3 Haziran 2015 tarihli yazımı hatırlatayım:
★★★
“Cemaat, Erdoğan’ı küresel dünyada yalnızlaştırdı ve uluslararası alanda fiilen olmasa da, fikren mahkum ettirdi. Bu arada... Erdoğan’ın kendisini iktidara getiren uluslararası oyunun kurallarını anlamayıp, -Çin’den füze almak ve Rusya ile yakınlaşmak gibi- çeşitli girişimlerde bulunması bunu kolaylaştırdı.
Batı’nın desteğini alan (CIA’nın kontrolünde olan) Cemaat’in şimdiki hedefi; Erdoğan’a siyaset sahnesini terk ettirmek!