Mazota zam yap…
Elektriğe zam yap…
Suya zam yap…
Otoyollara- köprülere zam yap…
Hiçbir maliyet
artışını umursama…
Üreticiyi destekleme…
Çiftçilere girdi sağlayan KİT’leri özelleştirmeye devam et…
Tarım ve mera gibi hayvancılık alanlarını yok
ettir…
Yetmezmiş gibi:
Gümrükleri
sıfırlayarak üretimi dışarıya bağla…
Döviz artışlarını salt komplocu kafayla
değerlendir…
Tohumdan ilaca tüm ithal girdi fiyatlarının dört
kat artmasını seyret…
Küresel gıda şirketinin temsilcisini tarım bakanı
yap…
Suçu salt üreticilerin-satıcıların omuzlarına yükle…
Sonra sitem et:
“Bu kadar zam olmaz!”
Suçluyu kendi dışında
arayan kafa budur!
İnsan özeleştiri yapar; çıkar halkın karşısına,
“Biz 16 yıldır tarımda büyük hatalar yaptık özür dileriz; bundan
sonra düzelteceğiz” filan der.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) açıklamasına
göre, Türkiye gıda fiyatları artışında dünyada
beşinci! Üstelik dünya gıda fiyatları yüzde 9
düşerken!
İktidarın başı Erdoğan bu sorunu
sadece fiyatla ilişkilendiriyor; “gıda fiyatlarına ayar
çekeceğiz!”
Hele… Her seferinde komisyoncuyu
ortadan kaldıracak, gıdayı ucuzlatacak “yeni hal yasası”
çıkaracaklarını söylemiyor mu; artık komik
oluyor!
Son yıllarda aynı cümleyi kaç kez
kurduğunu biri hatırlatmalı!