Kadınlar özellikle 8 Mart’tan 8 Mart’a
bütün basında gündeme gelir. Mikrofon tutulur. Yayınlar yapılır.
Araştırmalar yayımlanır. … Yaaa … vah… vah…
İyidir. Hiç olmazsa yılda bir kez de olsa kadına ilişkin sorunlar
yoğun tartışılır. Sesimizi duyurma şansımız yükselir. Ama amaç
çözüm olmayınca sonrasında bir sene uyutulur. Biriktirilir.
Hadi gelecek yıla bir kez daha…
Neyse bu yılı da atlattık…
Sesler kesilir.
Haberler çekmeceye.
Oysa işte yine mevsimlerden, mevsimlik işçi zamanı.
Yine aklıma, yüreğime düştüler.
Özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgesinden kadınlar, Türkiye’nin
birçok bölgesine doğru geçici göç halindeler. Kimi çoktan vardı.
Güneşin sarı sıcağında tarladalar.
Türkiye’de oran düşmekle birlikte istihdamın en yoğun olduğu
alan tarım alanı.
Kadın oranı yüksek.
Kayıt dışı oranı yüksek.
Türkiye’de zaten kadın istihdamının yüzde 32,5’i kayıt dışı. 3,3
milyon kadın sosyal güvenceden yoksun. Elimde en son 2022 yılı 4.
çeyrek verileri var. Tam zamanlı çalışan kadınların yüzde 25,6’sı
kayıt dışı istihdam edilirken, yarı zamanlı çalışan kadınlarda oran
yüzde 68,1.
Hele tarım alanını düşünün.
Öyle kâğıt üzerinde araştırma yapıp kalem oynatmak kolay.
“Ayıp değil mi, kardeşim, sigortalasanıza kadınları!!”
Oldu.
Ama gidin bir görün; hâl hatır sorun.