Gözümüz kulağımız Tahran’daki dorukta.
Türkiye, Rusya, İran...
İdlip harekâtı, Fırat’ın doğusu gündemde.
Artık savaşın sonuna doğru geliyoruz. Terör örgütlerine son kökünü kazıyıcı darbeler. Şehitlerimiz. ABD’ye ve İsrail’e karşı tavır, bölgeden kovulması. Milli güvenliğimiz, sınırlarımız. Türkiye’nin toprak bütünlüğü. Göçlerin ağır yükü. Krizin içine yuvarlanmışız. Komşularımızla yeniden iyi ilişkiler, onların da toprak bütünlüğü aynı zamanda bizim açımızdan ekonomik anlamda önemli.
Birbirimize tutunarak krizden çıkabilme şansını yakalayabiliriz.
Bölgenin yaraları sarılacak. Elbirliği yapabiliriz.
Birçok sanayi ve ticaret kurumumuz için, tarım ve hayvancılığımız için umut kapısı. Can suyu.
Bunları daha testi kırılmadan da çok söyledik.
ÖN CEPHEDE
Vatan Partisi yine vatan savaşındaki gemide dümende, ön cephede.
Sorumluluk sahibi. Yönetici. Yol gösterici. Birleştirici. Beş maddede önerilerini sıraladı.
Nitekim sonuç bildirgesirde 12 madde halinde çıktı. Son dakikada sahneye konan sürpriz bir “van minut” engeli aşıldı.
İyi. Bir nefes aldım.
O sırada birden aklıma geldi. Etrafıma bakındım. Bu gemide birileri daha olmalı. Neredeler?
CHP nerede?
İYİ Parti?
Sayın Kılıçdaroğlu? Sayın Akşener??
Aradım taradım araziyi. Ben mi kaçırdım acaba...
İlkönce İYİ Parti’ninkini yazayım, çünkü oldukça kısa. Bir dizi istifa haberi var. geçiyorum. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mehmet Saltuk Buğra Kavuncu en son 5 Eylül’de...