Kimbilir belki de memnun olmak mı gerekir, “Biz de vatanın
savunmasından yanaydık, İngilizlerle işbirliği yapmadık. Mustafa
Kemal’i Anadolu’ya zaten Sultan Vahdettin gönderdi...”
dediklerinde. Bütün iyimserliğimle ve millet aşkımla inanmak
isterim...
Köşemizin boyutları elvermiyor bütün tezleri burada aktarmaya.
Ancak yıllar önce yine bir 19 Mayıs’ta Ulusal Kanal’da programıma
iki görüşün de savunucularını çağırayım demiştim. Ne kadar
uğraştıysam bir taraf gelmedi. Bir kişi bile kabul etmedi.
Kayınvaldem hasta, ayağım burkuldu hesabı mazeretler... Neredeyse
60 telefon... Ben de oturdum bütün o koca koca kitapları okudum ve
onların yerine programda o görüşleri dile getirdim. Karşımda Doğu
Perinçek ve Orhan Koloğlu... Meğer haklılarmış gelmemekte. Gelen
tarafın elleri çok kuvvetliydi. Gerçeğe bağlıydılar. Tarihi
siyasete uydurmaya çalışmıyorlardı.
Başladım, belki arkasını getirir, her tezi ve yanıtını uzun şeklini
de daha sonra yazarım. Bu yazıda ancak temel bakış açısına
değinelim.