İstanbul’dan Yılmaz Erdoğan: “Maiz hadisi çerçevesinde sahabe-i kiramı günahtan nasıl tenzih edeceğiz?”
MAİZ HADİSİ NEDİR?
Maiz bin Malik (ra) ashab-ı kiramdandır. Bir günah işlemiş; ardından pişman olarak günahını itiraf etmiş ve kendisine ceza tatbik olunmasını istemiştir.
Bu, halisane tevhid inancının ve tövbenin bir ifadesidir.
Peygamber Efendimiz (asm) kendisine defalarca “Git, tövbe et!” buyurmuşsa da, Maiz Hazretleri kendisine ceza tatbik olunmadan vicdanen huzur bulamayacağını bildirmiştir.
Peygamber Efendimiz (asm) de kendisine hukuken cezayı tatbik etmiş, ancak ashabına “Mâiz için istiğfar edin” buyurmuştur. Ashab-ı kiram “Allah’ım, Mâiz’e mağfiret eyle!” diyerek kendisi için tövbe ve istiğfarda bulunmuştur.
Ardından bizzat Peygamber Efendimiz (asm) kendisine tövbe ve istiğfar etmiştir ve keza bizzat Peygamber Efendimiz (asm) tarafından tövbesinin kabul edildiği müjdelenmiştir:
“Maiz öyle bir tevbe etti ki, bu tevbe ümmete taksim edilse onlara yeterdi.”1
İşte sahabenin tövbesi böyle şümullü olurdu.