RAHMETİN KAPISINDAYIZ
Bugün 1 Receb 1437.
Mânevî bir ticâret mevsimine giriyoruz.
Ufuklarımızı rahmet ışıkları kapladı.
Gönüllerimiz Allah’ın rızâsını gözetmekte.
Günahlarımızın affı için Nisan yağmuru gibi bir bağış tufanı beklemekteydik.
Ruhumuz şeytanın dehşetli pençesinden kurtarabildiği ellerini Allah’a uzatmak için fırsat kollamakta.
Gözlerimiz Cennetin bağına, bahçesine, düzlüğüne, deresine, tepesine, toprağına, taşına, suyuna hasret!
İşte bir fırsat daha:
Allah’ın kullarının kalplerine sayısız defa nazar eylediği müstesna ayların eşiğinde, Rahmetin kapısındayız.
FEYİZ VE BEREKET AYLARI
Çalarsak, içeriye kabul edileceğiz.
Eğer dönüp gidersek, kulaklarımızda bir süre daha çağrı sesleri, dâvet terennümleri, hak tebliğleri yankılanıp duracak.
O bizi bırakmayacak. Çünkü O bizim Cehennem ateşini tercih etmemizi istemiyor.
Çünkü O bizim için Cennet istiyor.
Çünkü O bizim için ebediyet istiyor.
Çünkü O bize kavuşmak istiyor.