Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK
Parti'nin 40 belediye başkan adayını açıkladı. İsmi
açıklanan illerden gelen tepkiyi ölçmeye çalışıyorum iki
gündür.
Gördüğüm kadarıyla memnuniyet,
memnuniyetsizlikten daha fazla. Ancak bazı illerden küçük
çaplı tepkiler yükseldiğine şahit oluyorum.
Erzurum, Samsun, Bolu ve
Gaziantepli seçmenler, mevcut isimlerin aday gösterilmemesi
gerektiğini söylüyor. Herkesin başka bir gerekçesi var
elbette.
Bundan sonra iş, aday gösterilen
isimlere düşüyor.
Ne yapıp edip, memnun olmayan
seçmeni memnun etmek için çalışıp çabalayacaklar. Dert dinleyip
çare arayacaklar. Kuru ve boş vaatlerde
bulunmayacaklar.
Şikâyetler her ne ise gereğini
şimdiden yerine getirecekler. Bundan başka çareleri
yok.
Genel tabloya
bakıldığında, "Erdoğan kimi
aday gösterirse oy veririm" devrinin
geçtiğini görüyoruz. Seçmen, şikâyetçi olduğu belediye başkanının
ya da yanlış bir ismin aday gösterilmesi durumunda AK Parti'ye
kesinlikle oy vermeyeceğini haykırıyor günlerdir.
Zaten bunun içindir ki AK Parti 4
koldan çalışmalar yaparak seçmenin en çok istediği ismi belirlemeye
çalıştı.
Bir yanda Yerel Yönetimlerden
Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, diğer yanda
Cumhurbaşkanlığı kanadı farklı araştırmalar yaptı.
Beri yanda, Türkiye'de seçmenin
nabzını en iyi tutan ve son 10 seçimin en doğru
tahmin edeni olarak ön plana çıkan Andy AR Şirketi
sahada yoğun çalışmalar yürüttü.
Bütün bunların yanı sıra diğer
araştırma şirketlerinin ortaya çıkardığı sonuçlar da masaya
yatırıldı.
Bütün bu kanatlardan gelen
sonuçlar tek tek karşılaştırıldı, eşleştirildi ve ismi en çok öne
çıkan adayda karar kılındı. Yani
Erdoğan'ın "Olacak" dediği isimlerden
ziyade, seçmen
çoğunluğunun "İstiyorum" dediği isimler
aday gösterildi.
Bu arada herkes, Ankara,
İstanbul, Balıkesir başta olmak üzere diğer illerin neden
açıklanmadığını merak ediyor.
Nedenini anlatayım
müsaadenizle...
Bildiğiniz üzere İstanbul'da
Sayın Binali Yıldırım, Ankara'da ise Sayın Mehmet Özhaseki'nin
isimleri netleşti. Cumhurbaşkanının, bu ilçelerde yapılacak isim
çalışmalarını her iki isimle tekrar kararlaştırıp açıklama yapması
bekleniyor.
Ancak İstanbul için durum bundan
ibaret değil.
İstanbul'un bazı
ilçelerinde ciddi sıkıntı var. Bu ilçeler de genel itibari ile
doğulu ya da Kürt kesimin yoğun yaşadığı bölgeler. Bu
bölgelerin başında Esenyurt, Sultangazi, Sancaktepe gibi
ilçeler geliyor.
Hatırlarsanız sizlere daha önce
CHP'nin Esenyurt için özel olarak çalıştığını, bu ilçenin
kaybedilmesi durumunda İstanbul seçimlerinin AK Parti açısından
sıkıntıya gireceğini oranlar üzerinden anlatmıştım.
Öğrenebildiğim kadarıyla
Esenyurt'ta mevcut Başkan Ali Murat Alatepe, Başkan Yardımcısı
Gazanfer Karakaş ve 26. Dönem Milletvekili olan Azmi Ekinci
isimlerinden hangisinin aday gösterileceğine karar
verilemedi.
Ali Murat Alatepe Erzurumlu, Azmi
Ekinci Malatyalı, Gazanfer Karakaş ise Karslı. Ancak Esenyurt
nüfusunun büyük ağırlığı Kars ve Van'dan oluşuyor. 10 bin Malatyalı
ve bir o kadar da Erzurumlu var ilçede.
Bu nedenle bölgede demografik
yapının göz önünde bulundurulmasına ve yeni bir anket çalışması
yapılmasına karar verildi. Aynı durum yukarıda adını zikrettiğim il
ve ilçeler için de geçerli...
Bu il ve ilçelerin önümüzdeki
hafta ya da en geç 6 Aralık’ta açıklanması
bekleniyor.
Tabii ayrıca MHP ile yeniden
yapılan ittifak anlaşması da bazı il ve ilçelerdeki isimlerin
gecikmeli olarak açıklanmasına sebep oldu. Görebildiğim ve
öğrenebildiğim kadarıyla Sayın Devlet Bahçeli,
il pazarlıklarına girmeyecek kadar asil bir davranış
sergiliyor.
İttifakın bir beka meselesi
olacağına inandığı için iş birliğinin devam etmesini
istiyor.
Ancak AK Parti, seçimler öncesi
yeniden ittifak masasına dönen kardeş partinin bu davranışına bir
jestle karşılık verme yönünde çalışmalar yapıyor.
Osmaniye, Adana, Mersin, Manisa
ve Isparta illerinde nasıl bir çalışma yürütüleceği,
bu illerin yanı sıra hangi illerin ilçelerinde MHP'ye
destek verileceği hesaplanıyor.
Büyük bir aksilik olmazsa her şey
bu hafta netleşecek.