Batı ile sorunlarımız konusunda tavır almakla Batı’ya düşmanlık yapmak çok ayrı şeylerdir.
Batı ile ihtilaflı olduğumuz konular; terör tanımı, Kıbrıs ve Ege sorunlarındadır. Bu sorunlarda bütün hükümetlerimiz haklarımızı kararlılıkla savunmuştur. Bu sebepten sorunlar karşı tarafı memnun edecek şekilde noktalanmamıştır, devam etmektedir. Bu bir maratondur.
Bütün hükümetler, aynı zamanda, Batı ile ilişkileri geliştirmenin, Batılı kurumlarda yer ve yetki sahibi olmanın, Batı biliminden, ekonomisinden ve hukukundan yararlanmanın önemini hiç gözden kaçırmadılar. Türkiye her devirde dünyaya ‘Batılı’ diplomasi imajı verdi ve bunun yararını gördü. Buna AK Parti iktidarının ilk on yılı da dahildi…
Fakat son 6-7 yılda iç politika popülizmiyle Avrupa’yı “Haçlı ittifakı” diye nitelemeye ve hatta iktidar blokundan “NATO’dan çıkma, üsleri kapatma” söylemlerine kadar uzanan bir Batı karşıtlığı sergileniyor.
HANGİ ATATÜRK?
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun da nüanslı ifadelerle de olsa bu söyleme yönelmesi hayret vericidir. Kılıçdaroğlu o açıklamalarında “Kuvayı milliye ruhu”na atıfta...