Taha Akyol Hürriyet Gazetesi

Hendek siyaseti

DİCLE Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden Dr. Mehmet Yanmış, yaptığı araştırmayı bana da gönderdi. PKK’nın “Hendek ve barikat”larının ve devletin...

24 Şubat 2016 | 6.167 okunma

DİCLE Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden Dr. Mehmet Yanmış, yaptığı araştırmayı bana da gönderdi.
PKK’nın “Hendek ve barikat”larının ve devletin yaptığı “operasyon”ların Kürt vatandaşlarımızı nasıl etkilediğini araştırmış.

Araştırma alanı Hakkâri, Silopi, Cizre, İdil, Nusaybin, Şanlıurfa, Mardin ve ağırlıklı olarak Diyarbakır... En sıcak yöreler.

Bugün Panislamizm ve Pantürkizm akımları üzerine yazacaktım. Araştırmayı okuyunca bu konuyu yazmaya karar verdim.

RADİKAL KUŞAK

Hangi taraftan bakarsak bakalım, en sıcak olayların yaşandığı yörede, karmaşık gerçekliğin iki “taraf”ı var: Bir, Kandil’deki KCK şefleri ve HDP’liler görmelidir ki, hendek ve barikat siyaseti tepki çekiyor, destekçilerini bile kendilerinden soğutuyor.

İki, hükümet ve bütün Türkiye kamuoyu görmelidir ki, Kürt hareketi içinde daha radikal bir kuşak gelmektedir:

“18-30 yaş kuşağı önemli ölçüde yoğun çatışmaların, göçlerin ve toplumsal değişimin yaşandığı 90’lı yıllarda doğup büyümüş kimselerden oluşuyor.

Özellikle bugün hendeklerin kazıldığı, barikatların kurulduğu ve çatışmaların yoğun olduğu, sosyo-ekonomik açıdan şehirlerin en geri kalmış bölgelerinde yetişen bu yaş grubu gençler...”

Araştırmada, bu gençlerin “ne geleneği ne moderniteyi benimsedikleri, kuvvetli bir protest karakter kazandıkları” belirtiliyor.

Şiddet hareketlerinin sosyolojisiyle ilgilenenler bilir ki, bu tablo “nihilist terör”ün toplumsal tabanını ifade eder:

Ne geleneksel ne modern hiçbir değer ve normu benimsemeyen, sadece protesto ve yıkım duygusuyla yüklü bir kuşak!

PKK YANLIŞ YAPIYOR

Araştırmadaki şu sonuçları da herkesten önce HDP’liler görmeli:

PKK’nın uyguladığı hendek ve barikat stratejisi için “yanlıştır” diyenlerin oranı yüzde 76.6 iken, bunu “öz savunma” olarak görenlerin oranı yüzde 23.5’tir.

Araştırmada 7 Haziran seçimlerinden sonra PKK’nın gençlik örgütlenmesi YDG-H tarafından yapılan eylemler de sorulmuş. Bu eylemler için “en büyük zararı Kürtlere veriyor, HDP ve PKK’ya da zarar veriyor” diyenlerin oranı yüzde 62.5 iken, ”halkı savunuyorlar” diyenlerin oranı yüzde 32.3’tür.

Çatışmaların en yoğun yaşandığı ve HDP’nin yüzde 70’in üzerinde oy aldığı bu yörelerde bu rakamlar çok anlamlıdır ve PKK ile HDP’nin davranışlarına tepkiyi gösterir.

Fakat bunun yanında çözüm sürecinin bozulmasından devleti ve hükümeti sorumlu tutanların oranı yüzde 57’dir.

PKK ve HDP’yi sorumlu tutanların toplamı ise yüzde 21.5’te kalıyor.

Çok dikkat çekici bir husus da HDP’nin “marjinal sol”la bütünleşmesine “muhafazakâr Kürtler”in tepki duymasıdır.

Radikal solun partideki temsilcisi Figen Yüksekdağ’ın ismi verilerek tepki gösterilmiş mesela.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yaşasın evrensel hukuk 22 Kasım 2024 | 541 Okunma Türkiye ve Hamas 20 Kasım 2024 | 1.245 Okunma Atatürk ve Ak Parti 19 Kasım 2024 | 1.570 Okunma Adalet Bakanı ne diyor? 17 Kasım 2024 | 816 Okunma Yeni tehlike Trump 15 Kasım 2024 | 1.412 Okunma