AMERİKA'da Afgan asıllı Ömer Metin, çoğunlukla eşcinsellerin gittiği bir gece kulübünü basarak "Amerikan tarihinin en kanlı eylemini" gerçekleştirdi, 49 kişiyi gaddarca katletti.
IŞİD’le bağlantılıymış, FBI tarafından üç defa sorgulanmış,
psikolojik sorunları varmış falan...
Aşırı sağcı başkan adayı Donald Trump hemen olayın üzerine
atladı:
“Ben dememiş miydim!”
Trump, Başkan Obama’yı da “Radikal İslami terörizm” kavramını
kullanmaya, yoksa “utanç içinde istifaya” davet etti!
Demokrat Partili Obama ve başkan adayı Hillary Clinton bu kavramı
kullanmadılar, “nefret eylemi” olarak nitelediler.
Batı’da yaygınlaşan ‘İslamofobi’yi bu tür barbarca eylemlerin nasıl
beslediğini gösteren tipik bir olaydır bu.
TERÖR GRAFİĞİ
On-on beş yıl önce yayınlanan İngilizce sözlüklerde ‘Islamic,
Islamization, Islamist’ kelimeleri vardır ‘İslamofobi’ kelimesi
yoktur, yeni baskılarda vardır bu kelime.
Çünkü, Batı ve Hıristiyan kültürünün İslam’a bakışındaki tarihi
faktörler bir tarafa, “İslamofobi”nin ortaya çıkması yeni bir
olaydır. ‘İslamofobi’ kavramını dünya dillerine sokan faktör terör
türlerinin tırmanmasını gösteren aşağıdaki grafiktir:
Hürriyet
IŞİD’in zuhuru ile 2014-2016’da terörün daha da tırmandığını tahmin
edebiliriz.
Bu hazin tablo ‘provokasyon, dış güçler’ falan gibi laflarla
geçiştirilemez.
Müslümanlar, hele de İslam adına siyaset yapanlar, İslamcı aydınlar
ve ulema tekil terör eylemlerini kınamakla yetinmemelidir. Bu kadar
yaygın terör dalgalarını yaratan din anlayışına karşı itikadi,
ahlaki, insani ve özgürlükçü nitelikte kararlı bir tavır
geliştirmedikçe İslamofobi önlenemeyecektir.
İSLAMOFOBİ VE İSLAM
Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Bardakoğlu hocamızın şu
sözlerine dini hassasiyeti olan herkes dikkat etmelidir:
“Olayı ‘ötekinin oyunu ve provokasyonu’ olarak görmeye başlarsak,
kendi mahallemizde olup biteni sağlıklı biçimde anlayamayız...
Halbuki bugün İslam coğrafyasının değişik muhitlerinde verilen dini
eğitimin, İslam adına üretilen dini bilginin bu tür nefret ve
şiddetleri besleyip beslemediğini soğukkanlı şekilde araştırmamız
gerekiyor.”
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez hocamız da 5. Din
Şûrası’nı açış konuşmasında Selefiyeci, bağnaz ve şiddet yanlısı
davranışların “İslam’ın cihanşümul hak ve adalet anlayışına, sevgi
ve merhamet mesajına gölge düşürdüğünü ve Batı dünyasında
İslamofobik duyguların oluşmasına sebep olduğunu” söylemişti.
Fakat Din Şûrası’nın ortak bildirisinde maalesef bu görüşe yer
verilmedi, İslamofobi sadece Batı’nın İslam düşmanlığı yapmasından
ibaret gibi gösterilmişti!