Hem siyasi hayatımızda hem fikir konularında köklü zaaflarımızdan biri itaat kültürüdür. Tenkit yani eleştiri zihniyetinin gelişmemiş olmasıdır.
Bu yüzden uzun asırları kaybettiğimiz gibi günümüzde de “orta gelir tuzağını” bir tür aşamıyoruz… Çünkü orta gelirin üstüne çıkmanın tek yolu ileri düzeyde bilim ve teknoloji, toplum ve iş hayatında da yaratıcı düşüncenin gelişmesidir.
Otoriterlik ve itaat kültürü bunu ciddi surette frenliyor.
Aynı sebepten partilerimize aşiret ya da kabile gibi bağlanıyoruz; partilerimizde eleştiri ve müzakere süreçleri işlemiyor. Hatta ihanet sayılıyor!
Mete Tunçay hocamız “Türkiye’de bütün akımlar dogmatiktir” demişti. Evet, bu açıdan yok birbirimizden farkımız… Sadece ideolojilerimizdeki dogmatizm değil, siyasi hayatımızda “kişilik kültü” de yaygındır. Eleştirilemez, her yaptığı doğru liderlerimiz vardır!
Bu açılardan birimizi suçlamak çıkmaz sokaktır. Hepimizin eleştirel-analitik düşünmeye ihtiyacımız vardır.
......