Ceza Hukuku Profesörü İzzet Özgenç, Taha Akyol’a konuştu.
Nisan ayında CB Yüksek İstişare Kurulu üyelerine yaptığınız çağrıda “Ülkemizde hukukun dışına çıkılma yönünde hızlı bir süreç yaşanmaktadır” dediniz. Nasıl bir süreç bu?
Sorunuzu şöyle bir örnekten hareketle cevaplandırmaya çalışayım.
Anayasa Mahkemesi, tutukluluk hali ile bağlantılı olarak yaptığı bireysel başvuru üzerine, başvurucunun basın özgürlüğü çerçevesinde konuyu ele alarak değerlendirme yaptı ve hak ihlali kararı verdi. Ancak vak’a (ilk derece) mahkemesinde başvurucu ile ilgili olarak görülmekte olan davada isnat konusu, 15 Temmuz 2016 tarihli ‘darbeye teşebbüs suçuna iştirak’ti ve bu davada Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını da bu yönde vermişti.
Bu bireysel başvuru kararı ile ilgili sorun şuydu: “Darbeye“ teşebbüs suçuna iştirak iddiasıyla açılan dava devam ederken uzun süren tutukluluk sebebiyle yapılan bireysel başvuruda, ilk derece mahkemesi henüz hükmünü vermeden, Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvurucunun fiilinin basın özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gereken bir fiil olduğu gerekçesiyle verdiği hak ihlali kararı, amacını aşan bir karar olmuştur ve ilk derece mahkemesinin hüküm duruşmasına günler kala verilen bu kararda yetki sınırları aşılmıştır.