CUMHURBAŞKANI Erdoğan AKP-CHP koalisyonunu değil, MHP desteğiyle
bir AKP azınlık hükümeti kurularak süratle seçimlere gidilmesini
istiyor.
Cumhurbaşkanı, hükümet kurma görevini Davutoğlu'na 9 Temmuz'da
vermişti. Ertesi gün HDP'li Celal Doğan, Saray'da Cumhurbaşkanı
tarafından kabul edildi. Celal Doğan koalisyon konusunda
Cumhurbaşkanı'nın şu sözlerini, 12 Temmuz'da basına açıkladı:
"CHP ile zor yaparız Başkan. MHP ile tabanımız daha yakın. Seçim
hükümeti olur."
Cumhurbaşkanı'nın Celal Doğan'a söylediklerini, hatta çok daha
kuvvetli ifadelerle Davutoğlu'na söylememiş olması mümkün mü?
ERDOĞAN'A RAĞMEN?
Cumhurbaşkanı 31 Temmuz'da Çin'de yaptığı açıklamada da "azınlık
hükümetiyle hemen seçim" görüşünü şu sözlerle savundu:
"Koalisyon görüşmelerinden olumlu sonuç çıktı, çıktı. Çıkmadığı
takdirde, hemen milli iradeye müracaat edelim... Seçime götürmek
kaydıyla bir azınlık hükümeti pekâlâ mümkündür."
Cumhurbaşkanı baştan itibaren bu görüşte olduğu için, AKP-CHP
koalisyonunu teşvik eden konuşmalar yapmadı. CHP'de Cumhurbaşkanı
böyle bir tavır içindeyken AKP-CHP koalisyonu kurulabilir mi,
kurulsa bile rahat çalışabilir mi kuşkusu doğdu. Nitekim dün NTV
sunucusu Ahmet Arpad, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a şu soruyu
sordu: "AK Parti Erdoğan'a rağmen koalisyon kurar mı?"
İKİ LİDER
Sayın Bülent Arınç, AKP-CHP görüşmelerinin "iyi niyet çerçevesinde
ve rasyonel şekilde" yürüdüğünü belirterek şunları söyledi:
"Başbakan da Kılıçdaroğlu da bir hükümet kurmanın elzem olduğunu
biliyor. Ben Kılıçdaroğlu ve Başbakan'ı tebrik ediyorum."
Gerçekten Davtuoğlu'nun da Kılıçdaroğlu'nun da devlet adamlarına
yakışır bir sorumlulukla hareket ettikleri belli. Arınç'ın iki
lideri tebriki isabetlidir.
AK Parti'de zihin bağımsızlığına ve aklıselime sahip birçok önemli
isim de seçim fırsatçılığı yerine kalıcı bir koalisyonun gerekli
olduğunu söylüyorlar. Başta Davutoğlu olmak üzere Bülent Arınç,
Sadullah Ergin, Mehmet Ali Şahin, Nihat Ergün ve Nimet Baş
gibi.