SANAYİLEŞME tarihimizin simgesi olan Koç ailesinin üçüncü kuşağı, Mustafa Koç'un şahsında hem insani meziyetlere hem iş dehasına sahip bir yönetici çıkarmıştı.
‘İş dehası’ deyip geçmeyin; dünyada ve gecikerek bizde modernleşmenin en önemli unsurlarından biri ‘iş dehası’nın ortaya çıkmasıdır.
Avrupa’da 16. yüzyılda ortaya çıkan ‘iş dehası’ bizde çok gecikti. Tanzimat devrinde Sadık Rifat Paşa, ekmeği “devlet kapısı”nda aramanın yanlış olduğunu, girişimci işadamları yetiştirmek gerektiğini yazdı. O tarihten beri bütün rejimlerimizin amacı budur.
İŞ DEHASI
Merhum Mustafa Koç Amerika’da öğrenimini tamamladıktan sonra 1984
yılında TOFAŞ’ta satış elemanı olarak iş hayatına başladı. Başarısı
görüldüğü için, 2003 yılında babası Rahmi Koç, holding yönetim
kurulu başkanlığını ona devretti.
2003 yılında Koç Holding’in çalışan sayısı 52.700’dü. Mustafa Koç
12 yılda çalışan sayısını 102.000’e çıkardı.
Sayıda, rakamsal artış değil, eminim çalışanların öğrenim düzeyi de
yükselmiştir.
Koç Holding’in bu büyümesi, merhum Mustafa Koç’un iş dehasını
gösterir.
Mustafa Koç iş başarısıyla uluslararası ödüller de kazanmıştı.
GİRİŞİMCİ SINIF
Abdülhamid döneminde ilk adımları atılan “Müslüman girişimci”
yetiştirme çabaları İttihatçılar döneminde gelişti. Cumhuriyet’in
temel politikalarından biri oldu.
Vehbi Koç, bunun en başarılı örneğidir.
Merhum Vehbi Bey’in “Hatıralarım, Görüşlerim, Öğütlerim” adlı
kitabı hem genç işadamları için bir el kitabıdır, hem Cumhuriyet
dönemi iktisat tarihinin ‘tecrübi’ bir anlatımıdır.
Vehbi Bey 1930’larda “girişimci işadamı yetiştirmek” amacıyla
Atatürk döneminde “tekstil, kömür, çimento, inşaat demiri gibi
devlet fabrikalarının ürettiği” ürünlerin dağıtım ve satışının özel
sektöre verildiğini akıcı bir dille anlatır. Amaç köylü Anadolu’da
işadamları sınıfının oluşmasıydı.