Özlem Zengin’in kendi camiasında tehditlere maruz kalması ve hele de partisinin bile kendisine destek vermekten uzak durması bireysel bir olay değil, siyasi ve sosyolojik bir sorunumuzun dışa vurumlarından biridir. Bu sorunun adı, hemen bütün kesimlerde görülen “mahalle istibdadı”dır.
Mahalleler elbette daima varolacaktır; tehdide, susturmaya kalkmaları istibdattır.
Özlem Zengin muhafazakârdır ve hukukçudur. 28 Şubat’ın baskıları altında mağduriyetler yaşamış, eşitlik ve özgürlük fikirlerini savunmuştu.
Sonra Ak Parti’de milletvekili ve Grup başkanı olduğunda, birçok arkadaşlarının aksine, bu değerleri unutmadı… Her alanda değilse bile, kadın haklarını savunmaktan geri durmadı.
Değişen, partisiydi: İstanbul Sözleşmesi’nin müellifi olmakla övünen parti, merkez oyları kaybettikçe cemaatlerin oylarına sarıldı... Cemaatlerin isteğiyle İstanbul sözleşmesini tek imza ile yürürlükten kaldırdı!
‘KENDİSİ OLMAK’