Kültür ve siyaset hayatımızda derin fay hatları halindeki bölünmelerimizi yansıtan kavramlar vardır: Aşırı Batılılaşma, Batı hayranlığı, taklitçilik, Batı’ya benzemek ya da benzememek, Haçlı ittifakı, özümüze dönmek…
Bunlar duygusal etkisi yüksek fakat akademik içeriği çok zayıf kavramlardır. Bu bakımdan siyasette bir öyle bir böyle coşkuyla kullanılabiliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan hem “geleceğimizi Avrupa’da görüyoruz” demiştir hem Avrupa Birliği’nin “Haçlı ittifakı” olduğunu söylemiştir.
Millet İttifakı ana ekseninde 6 liderin yayınladığı ortak bildiride ise şu satırlar yer alıyor:
“Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği normları çerçevesinde temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, herkesin kendini eşit ve özgür vatandaş olarak gördüğü, düşüncelerini özgürce ifade edebildiği, inandığı gibi yaşayabildiği demokratik bir Türkiye’yi inşa etmek…”
Partimize göre hizaya geçmeden biraz derinden bakmak, düşünmek gerekiyor.